2 Haziran 2016 Perşembe

Rehine günü nedir?

Sayfa 27-28
Komünizme beş kala I

Bendeniz Uzay Geniş, gazetemize ilk yazımı yazıyorum. Zamanında bu topraklarda ne olduğuna yanıt aramaya çalışacağım ve ilk konumu da Rehine Günü’ne ayırmak istiyorum müsaadenizle. Umarım tarihimize dair bir takım dersler çkarabileceğimiz bir yazı olur. Tanıştığımıza memnın oldum.

İnsanlık tarihi uzun ve evrimsel süreçlerle doludur. Doğrusal olmayan bir ilerleme çizgisine sahip olan bu tarih, bilindiği üzere sınıf savaşımları üzerine ilerlemiştir. Anadolu Proletarya Tarihi Müzesinden edindiğim bir belge üzerine unutulmaya yüz tutmuş bir olayı, başka bir deyişle, tarihe “Rehine günü” olarak geçen enteresan olayı aktaracağım. Bu olay bile tek başına 2030’da gerçekleşen Türkiye Sosyalist Devriminin tarihsel olarak kaçınılmaz olduğuna delalettir.

16 Nisan 2016’da, kapitalist Türkiye Cumhuriyeti’nin iki vatandaşı Zoe ve Cemgillerden Cemil, karayolunda toplu taşıma yapan ve adına otobüs denilen araçlara binmek için koşarak durağa yetişmeye çalışıyordu. Zoe’nun bir gün önce oynadığı tiyatro oyunundan anı olarak aldığı oyuncak silah ise o sırada şans eseri Cemgillerden Cem’in elindeydi.

Sadece duraklarda yolcu transferine izin veren sistemden dolayı arkalarından gelen otobüs durağa kadar kendilerini geçemesin diye alabildiğine koşuyordu. Cemil birden silahını istemdışı Zoe’nun kafasına dayamış şekilde koşuyorken otobüs şoförü ani bir fren yaptı ve kapıyı açarak: “Kızı öldürme” dedi. Ne olduğunu ikisi de anlayamamıştı fakat Zoe’nun aklına anlık bir fikir geldi. Ağzından şu sözcükler çıkıverdi: “Otobüse binemezse beni vuracağını söyledi. Lütfen alın bizi otobüse.”

Kapılar açıldı ve iki arkadaş sanki düşmanmışcasına bindiler peşpeşe. Yol boyu telefonunu kurcalayan şoför ise yolu değiştirip ilk karakolun önüne çekti. Ne olduysa burada oldu. Polisler otobüsün etrafını sardı ve tüm yolcuları aşağıya indirdi. Otobüsün içinde yalnız kalan Zoe ve Cemgillerden Cemil, rehinecilik oynamak zorunda kaldılar. Bir süre polisle pazarlık oynadılar. Olay büyüdü. Özel harekat dedikleri polis timleri ve terörle mücadele ekipleri olay yerine intikal etti. Derken, medya da olay yerinden canlı yayın yapmaya başladı.

Sonunda ikili bunun bir düzmece olduğunu, ortada rehine filan olmadığını ve ellerindeki silahın da sahte olduğunu açıklamaya çalıştılar ama nafile. Polis kafaya koymuştu, rehineye bir şey olmadan rehinci öldürülmeliydi.

Cemgillerden Cemil, silahın sahte olduğunu anlatmaya çalışırken keskin nişancılar tarafından canlı yayında vurularak katledildi. Bunun üzerine ülkenin her yerinde insanlar sahte silahlarla birbiriyle rehinecilik oynayarak durumu protesto etmeye başladılar. Gün bittiğinde kurtarılan rehine sayısı 1300’ü bulurken, öldürülen rehineci bilançosu ise 1000 civarlarındaydı. Ve bu gün yıllar sonra Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Rehine Günü olarak ilan edildi. Tabii BM’nin bu kararı aldığı sırada Suriye’de devasa boyutta gerçek bir rehine krizi yaşanıyordu. Karar alındıktan sonra Suriye’de İslamcı teröristlerin elinde bulunan 2000 rehine hayatını kaybetti. Suriye mevcut iktidarı düştü ve İslamcılar iktidarı aldı kısa süreliğine. İktidara gelen İslamcıların ilk icraatı ise Rehine Günü kutlamalarını iptal etmek oldu. Suriye’de bir süreliğine istediğini aldığını düşünen BM ise Rehine Günü ilanını kaldırmak zorunda kaldı.

Bir dönemin politik olaylarına istemeden yön vermiş bu ikili bir bakıma toplumdaki gerilimlerin ne kadar büyük boyutta olduğunun resmini çizmiş ve Suriye’deki İslamcılar iktidardan alaşağı edilirken gücü elinde bulan ilericiler tarafından gerçekleşen bir ara devrimin de ön koşulunu yaratmışlardı. Zaten sonrasında sosyalist devrimin de yolunu açan olaylar bu devrimle başlamıştı.

Tarihi elbette bu ikili yazmadı. Fakat sınıflı topluma geçmeyi öneren birkaç kişilik kendini bilmez sanatçı-akademisyen tayfasının tezlerine inat insanlık yeniden öldüğü, öldürüldüğü ve hatta rehin alındığı için öldürüldüğü o saçma dönemleri tekrar yaşamayacaktır. Bu ikiliyi ve 16 Nisan’ı hatırlayın yeniden ve hatırlatın. Sınıflı topluma geri dönülemez!

Gelecekten bildiren adam

2 yorum:

  1. Devamı niye gelmedi bu serinin?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarımız bu konuda fikrini değiştirdiği için devamı gelmedi maalesef. Başka serilerle karşınızda olacağız tekrar. Takipte kalın lütfen. Saygılarımızla.

      Sil